İtalya Ufuklarında Osmanlı Kadırgaları: Otranto Seferi

Enes Talha Elbüz
5 min readAug 27, 2020

--

Sultan II.Mehmed, Mayıs 1453'te Doğu Roma İmparatorluğu’nun başkenti Konstantinopolis’i fethederek Osmanlı payitahtı İstanbul haline getirdi. Fetihten sonra yaklaşık 30 yıl boyunca imparatorluk haline getirdiği devleti genişletmeye çalıştı. Rumeli tarafında; Sırbistan, Mora, Arnavutluk, Bosna ve Eflak-Boğdan’ı ele geçirdi. Anadolu’da; Trabzon Rum Devleti’ne son verdi, Amasra’yı ele geçirdi, Konya ve Karaman’ı Osmanlı topraklarına kattı. 1475'te Kırım Hanlığı Osmanlılar’a bağlandı, Karadeniz’deki Ceneviz üstünlüğü sona erdi ve Karadeniz Türk Gölü haline geldi.

Fatih Sultan Mehmed Han

Sultanü’l Berreyn ve Hakanü’l Bahreyn (İki karanın ve iki denizin hükümdarı) unvanlarına sahip Fatih Sultan Mehmed Han cihan hakimiyeti anlayışı altında imparatorluğun dört bir yanında fetihlere hız kesmedi. 1470'lerin sonunda uzun zamandan beri hayalini kurduğu Hristiyan dünyasının kalbine yapılacak bir seferin hazırlıklarını başlatmıştı. Doğu Roma İmparatorluğu’nu ortadan kaldıran Kayser-i Rum II.Mehmed bu sefer keskin bakışlarını Batı Roma’ya çevirmişti. İtalya Seferi yaklaşıyordu !

Sefer Öncesi Siyasi Durum

1400lü yıllarda parçalı bir yapı teşkil eden İtalya’da prenslikler ve krallıklar mevcuttu. Güney İtalya’nın büyük bir kısmı ise Napoli Krallığı’nın hakimiyeti altında bulunuyordu. 1442 yılında krallığın başına I.Alfonso geçti. Alfonso’nun hedefi Balkanlar ve Akdeniz’i içine büyük bir alanda hakimiyet kurmaktı. Lakin; bu bölgelerde çıkar gözeten başka devletler de vardı: Balkanlar’da Osmanlı Devleti sürekli yeni topraklar fethediyordu. Diğer yandan Akdeniz’de ise Venedik’in sömürge ve çıkarları söz konusu idi. Alfonso, Balkanlar’da Arnavutluk’u Osmanlı’ya karşı bir tampon bölge olarak kullanmak istiyordu. Arnavutluk’un başında ise aslen Kastriyota Hanedanı’na bağlı asıl ismi Gjergj Kastrioti olan Osmanlılar’ın ise İskender Bey diye bildiği bir lider vardı.

Gjergj Kastrioti (İskender Bey)

İskender Bey sadakat göstergesi olarak Osmanlı Sarayı’na gönderilmişti. Orada eğitim aldıktan sonra Osmanlı saflarında birçok savaşa katıldı. En son Varna Savaşı’nda Osmanlı’ya ihanet edip Arnavutluk sınırları içerisinde bulunan Akçahisar kalesini ele geçirdi ve Osmanlı’ya karşı ayaklandı.Arnavutluk prenslerini biraraya getirerek “Leş Birliği”ni kurdu. II.Murat zamanında İskender Bey’e karşı birçok sefer düzenlense de İskender Bey kurduğu birlik ve dağlık alanın getirdiği avantajı kullanarak uzun bir süre direniş gösterdi.

“Leş Birliği” ve amblemi

İskender Bey’in Osmanlı’ya karşı gösterdiği bu direniş Avrupalı devletlerin de dikkatini çekti. Napoli Kralı I.Alfonso Osmanlı ilerleyişine karşı İskender’i destekleme kararı aldı. Böylece; Arnavutluk, Osmanlı’ya karşı Napoli’nin tampon bölgesi haline geldi ve Napoli’nin yardımları Osmanlı’ya karşı direnen Arnavutluk’a ulaşmaya başladı. Devletler arası ilişkilerde akıllı bir siyaset güden Fatih Sultan Mehmed, Venedik ile bir ticaret antlaşması imzalayarak Arnavutluk sahillerinde Venedikliler’e serbestiyet verdi. Bu durum; Adriyatik’te çıkarları çatışan Venedik ve Napoli’nin yakınlaşmasını engelledi.

1458'de Alfonso’nun yerine oğlu Ferdinand geçti. İskender Bey ona bağlılık yemini etti ve onun vassalı olmayı kabul etti. 1463–79 Osmanlı-Venedik Savaşları’ndan sonra Venedik, İskender Bey’i koşulsuz desteklemeye başladı. 1468'de İskender Bey’in ölümü Anavutluk’taki direnişin yavaş yavaş çözülmesinin önünü açtı. Nihayet; Osmanlı büyük bir ordu gönderip Arnavutluk’u ele geçirdi. Adriyatik’in diğer kıyısındaki İtalya’ya giden yol artık açılmıştı!

Güney İtalya

Venedik-Napoli rekabetinin kızıştığı bir dönemde Fatih Sultan Mehmed, Güney İtalya’da yer alan Ayamavra, Kefalonya ve Zante adalarının fethi için Gedik Ahmet Paşa’yı görevlendirdi. Üç ada kısa zamanda ele geçirildi ve Gedik Ahmet Paşa Avlonya Sancakbeyliği’ne getirildi.

Lefkada (Ayamevra), Kefalonya, Zakynthos (Zante) Adaları

Otranto Seferi

Güney İtalya’daki üç adayı da ele geçiren Gedik Ahmet Paşa “çizme”nin ucuna yapılacak bir çıkarma harekatı için son hazırlıklarını tamamladı. 132 parçadan oluşan donanma Adriyatik’in bir yakasından diğer yakasına doğru denize açıldı. Hedef; Otranto’nun da içinde bulunduğu İtalya’nın güney kısımlarını içine alan Osmanlı kaynaklarında “Pulya” şeklinde geçen “Apulia” bölgesi idi.

28 Temmuz’da Osmanlı askerleri Otranto kıyılarına çıkmaya başladı. Hristiyanların korktuğu başına gelmiş, Papa’ya Türk çizmesini öptürmek için Türkler, İtalya kapılarına dayanmıştı. Napoli, müttefiklerinden acilen yardım istedi.

Bu sırada Kral Ferdinand, oğlu Alfonso komutasında 20.000 kişilik bir orduyu Otranto’ya yolladı. Fakat; teknik, teknoloji ve beceri bakımından Osmanlı ordusundan zayıf olan bu ordu fazla mukavemet gösteremedi. Otranto Kalesi, 11 Ağustos’ta düştü. Gedik Ahmet Paşa bu kaleyi ele geçirdikten sonra civardaki kaleleri de alarak erzak ve mühimmat depoladı. Lecce ve Brindisi’ye akınlar yaptı. Amaç; bu bölgeyi üs olarak kullanıp İtalya’nın iç kısımlarına doğru seferler düzenlemekti.

Apulia/Puglia (Osmanlı kaynaklarında “Pulya”) olarak geçen bölge

Rüyanın Bitişi

Fethin üzerinden bir yıl geçmeden 3 Mayıs 1481'de Fatih Sultan Mehmed’in ölümü üzerine Gedik Ahmet Paşa İstanbul’a çağrıldı. Hayrettin Paşa komutasındaki 8000 kişilik bir kuvveti de Otranto’da bıraktı.

Günümüzde Otranto Kalesi

Tahta çıkan II.Beyazıd ile Cem Sultan arasında mücadele baş göstermişti. Bu sırada Gedik Ahmet Paşa ülke içinde başka göreve verilince yerine İtalya meselesi ile ilgilenmesi için Hadım Süleyman Paşa görevlendirildi. Durumdan istifade eden Napoli Kralı Ferdinand, Adriyatik’in diğer tarafında Arnavutlar’ı tekrar ayaklandırdı ve Hadım Süleyman Paşa’yı denizin diğer tarafında tutmayı başardı. Bu sebeple; Otranto’daki birliklere yardım ulaştırılamadı.

Avantajı ele geçiren Ferdinand damadı olan Macaristan Kralı’ndan yardım istedi. Macaristan Kralı da seçkin şövalyelerinden bir kısmını yolladı. Kalabria Dükü de 40 parçalık Aragon ve Napoli filosuyla gelip Osmanlı’nın elindeki bölgeleri zapt etti. Yardımdan mahrum kalan Osmanlı birlikleri 10 Eylül’de şehri teslim ettiler. Böylelikle; çizmenin ucunda süren 13 aylık Osmanlı hakimiyeti Fatih’in ölümü ile son bulmuş, İtalya defteri de kapanmış oldu.

--

--